5 Kasım 2014 Çarşamba

NE YAPACAĞIZ


“İnsan hemen de her şeye nasılda alışıyor.

Bilişim çağının hızlı yaşanan günlerinde hafızamız balık hafızası oldu.Unutup gittik yokluk günlerini.Her şeyi ne de çabuk harcar olduk

      Barışı,huzuru,kardeşliği.En çok da doğayı.

Her gün her saat üretilen çöplerin istatistiğini birileri tutuyordur herhalde.

  Bana sık sık hatırlatmak düşüyor.

Zavallı dünyayı hep beraber yok ediyoruz.

               Temiz ,doğal ortam bulmak giderek zorlaşıyor.


Ne yapacağız????

1 Kasım 2014 Cumartesi

VALİDEBAĞ KORUSU

Koca bir inat.

Yansız,kuşbakışı bakarsak eğer;Avuç  içi kadar yeşillik zaten.

”   Ağacı kesip yerine ev yapıp  para kazanma” hırsında olanların iştahını kabartan boş,yeşil alan

.
     Neymiş tarihi ağaçlar varmış,neymiş Osmanlıdan kalmış,neymiş sincaplar varmış,kirpiler varmış,neymiş,eskiden leylekler bile mola verirmiş.

Yıllar boyu kıyısından kıyısından uğraşıyorlardı.

En son otopark sevdasına kapıldılar.Yapamadılar.

Şimdi beton dökülecek o alan da ağaçlar var.Can suları verilememiş.

İnat,hırs,öfke ,kin.Daha aklıma gelmeyen ,içinde sevgi olmayan yığınla kelime.

   İnsan zekası keskindir.Ne yapalım?Ev olmuyor.Otopark olmuyor.AVM hiç olmuyor…

Yumuşak karın.Dini inaç.Cami yapalım.

Tabi bunun ardından yeşili kemirmeye devam.

Tapılan para olunca .Tabiki böyle olacak .Boş alana ağaç dikecek değiller ya.
         
                     Tarafsız kuş bakışı görüntü bu.Koca bir inat.



 AĞAÇLARA YAZIK.HAYVANLARA YAZIK.İNSANLARA YAZIK

          BENİM GÜZEL ÜLKEM.SANA DAHA ÇOK YAZIK.......

25 Eylül 2014 Perşembe

BAMYA HİKAYESİ

  Ne güzel başlamıştı bu blog. Yemek tarifleri vermek üzere.Bir de baktım ki ;yer gök  her yer yemek

tarifi.Canlısı cansızı ,resimli si resimsizi. Hepsi.Bana da yemeklerin hikayesi kaldı.Ne yapalım.


          Yine de   ben  (kimisinin fazla da sevmediği) bamyayı anlatacağım.


Bir bamya öyküsü:Hayat güzel başlamıştır bamyaya.Bir güzel sarı çiçek açar ki,yanın da yöresinde 

sebzeleri kıskandırır.Çok geçkmez,Bu güzel hayat söner geçer.Bilemez ki bamya keyfinin 

zirvesindeyken,gün gelip tüylere bürüneceğini.Dokunanı rahatsız edeceğini,sevilmeyeceğini.

Ağlar.Kaderin ona oynadığı oyuna.Ağlar.
           İşte bu yüzden sümüklü dür adı.
               
             Siz bakmayın ağladığına.O mucizedir.B vitaminleri doludur.Bir de K vitamini  

Kemiklerimizi güçlendiren mineralleri de unutmamalı.Lifsi yapısı ile bağrsakları temizlediği,kansere karşı antioksidan olması da fazlası.

                 Daha ne yapsın bamya.


 Siz bamya yaparken;saplarını konik soyun,limonlu suda yıkayın.Fazla bekletmeden .

Bamyalar hızla tencereye girsin.Yoksa fazla ağlarlar..

Limon suyu  ilavesi unutulmasın. Pişerken fazla karıştırmayın.Dağılırlar.

Pazarlarda mısır unu ve yumurtaya bulanıp pişirilen  uzun bamyalar  da var.
                    
                             onları da görmezden gelmeyin.


29 Ağustos 2014 Cuma

of ya



         bu gün
iletişim olanaklarını artıran facebook dan ayrıldım.

insanların tuaf resimlerinden,her noktada haber vermelerinden

yorumların tuaflığından

insanlardan daha fazla sıkılmamak için

facebook dan ayrıldım

sevgilibilgisayarıma geri döndüm.








21 Ağustos 2014 Perşembe

SELANİK



Gene düştük yollara. 
19 mayıs tatilini değerlendirmek adına..Yunanistan-.Selanik -Kavala

Yunanistan bir zamanlar yeşil pasaporta bile sıkı vize kontrolünden sonra girilirdi.Derlerdi ki bir 1453 den beri düşmanız.Türkleri istemeyiz. Gün geldi ekonomik kriz yaşandı.Adaları sattı.Sınırları açtı.Şimdi akın akın Yunanistan a gidiliyor.Kısa tatil değerlendirmeye.

Asıl önemlisi de ulu önder ATATÜRK  ün doğduğu evi görmeye.

   Bir müze ev ziyaretini bu denli kalabalık olacağını aklıma getirmezdim.Çok sevindim doğrusu.



     


İşte zaman:Neleri değiştireceği belli olmuyor ki....

5 Temmuz 2014 Cumartesi

30.YIL



  Yıllar yıllar geçmiş.Nasıl biter altı yıl derken bitmiş.30 yıl da geçmiş.

          Silahların,bombaların arasında üniversiteye girip,12 eylülün  devamında okulun bitip mecburi hizmet günleri….

         Değişen ihtisas sınavına giriş hazırlıkları.Ya ihtisas yaparım ya bu işi bırakırım dediğim günlerin ardından gelen genel cerrahi ……

         Nasıl olur,bayan olarak zor olur,nöbetler yoğundur,ağırdır lafları arasında geçen 24yıl….
Sonuçta  geldik  mezuniyetin 30.yılını  kutlamaya…


    Yıllar kimilerine acımasız davranmış.Kimilerini almış götürmüş.

    Yaşanan yıllara geri dönmek pek de güzel olmuyor.Yaşanan iyi, kötü günler geçmişte kalmalı.

    Onları yeniden yaşamak hüzünlü oluyor.Kalplerde bir buruk acı kalıyor.

    Ya işte böyle....

Yıllar sonra    ben "  arkadaşlarımın  eski hallerini "daha çok özlemişim.