23 Mayıs 2015 Cumartesi

BİR ŞEHİR-ÜÇ ŞELALE


 kestel  kürekli  şelalesi;                                       oylat şelalesi




kestel saitabat şelalesi






Günlerden bir gün yolunuz Bursa ya düşerse eğer;

            Nereden geldiğini , nereye akıp gideceğini bilmediğin sonsuz coşkuyla çağlayan,akıp giden şelaleleri görmeden gelmeyin.

     Sen oradasındır.Sonsuz keyifle seyrediyorsun kayaları yara yara akıp giden suları.

     O ise   derki;ey insan oğlu.Bugün varsın yeryüzünde,yarın yoksun.

Nedir bu telaşın.Göremiyor musun bu sonsuz evrendeki küçücük yerini.Şu akan sudaki damla kadarsın.
  

        Bırakıp bu hüzünlü duygularını, orman içinden ağaçların arasından, şehre dönersin.

(Oylat şelalesi Bursa İnegöl  oylat kaplıcalarını yakının da.Saitabat ve Kürekli  şelaleleri Bursa Kestel de)


   Kim bilir; bu güzel yurdun hangi yöresinde ,böyle çağlayan şelaleler vardır .İnsana ders veren.


                                                                                         






 

4 Mayıs 2015 Pazartesi

ZEYTİN-I

         









           
   
Zeytin ağacının varlığı MÖ:4000 yıllarına kadar uzandığı düşünülmekteymiş..
  Mağara resimlerinde başlarına zeytin dalları takan insan resimlerine rastlanılmış.yani bu güzel ağaç çook eskilerden beri var dünyamızda.

     Benimde İlk  zeytin ağacı ile tanışmam 5-6 yaşlarına rastlar.Tatil için  gittiğimiz Amasra da kaldığımız okulun  bahçesindeydi.Yani batı  kara deniz bölgesi.....
     Daha önce gördüğüm diğer yeşil yapraklı ağaçlar gibi değildi yeşili.Uçuk soluk ,bir garip geldi bana.

    Meyveler vardı üzerinde.Eriğe benzeyen .Deneyip merakımı gidereyim dedim.Aman .ne kadarda acıydı.Kötü bir anı da olsa  ilk zeytin ağacını,zeytin yeme denememi de  yaşamış oldum.

      
  İşte bu ZEYTİN  ağacı ; denizden gelen rüzgarın esintisiyle büyürmüş. Yapraklarında deniz kokusu alamazsa üzülürmüş.