9 Ocak 2014 Perşembe

ANNE SALEBİ


Soğuk ama karsız kış gününden haberler:Gazeteler barajların su seviyesinin azaldığı söyleniyor.Kuraklık kapıdaymış!

Umut kar sularında..

Sıcak salep :Her ne kadar hazırları kolaycacık yapılsa da evde  olmadığında yada ev yapımı sıcak içecek canınız çekince .Aslında adı salep değil.PELTE (kimileri de su muhallebisi diyor.Ben ise anne salebi)

Cezveye bir fincan su koyun,bir kaşık da şeker.Su kaynarken  yarım fincan suda bir kaşık nişastayı eritin.
kaynamaya yeni başlamış şekerli suya azar azar ekleyin.Karıştırarak kaynatın.Oldu size anne salebi.
Tarçın dökmeyi unutmayın.

Sonrada Hızı Topuz un kitabını okuyun.Ben öyle yapıyorum.Namık Kemal i anlatıyor.


8 Ocak 2014 Çarşamba

ESİNTİ

Sevgili bilgisayar;

İşte yeni bir yıl sana.Tam 12 ay.Doya doya yaşa.

Yeni yılda yeni ve çok güzel şeyler yapmayı

planladım.

Kitapların okuma hızını artırmak,gezme sayılarını

ikiye katlamak.

en önemli kararlardan biride;Her gün !!!!!!

bu satırlara yazı yazıp  sanal ortama bırakmak.

Okuyan okur.

Okumayan da okumaz.

Ne yapalım...........

Yaşamak zorunda olduğumuz hayatımızı güzelleştirmek lazım.

Bir de bunu deneyeceğim.2014 yılı içinde

Haydi hayırlısı sevgili bilgisayarım.

4 Ocak 2014 Cumartesi

ZEYTİNYAĞLI KEREVİZ


Sevgili bilgisayar;

Kara haberleri,memleket meselelerini,yarın kaygısını, sınav 

telaşlarını bir yana bırakıp yemek yapalım.

En temel gereksinimimizi  giderip bol gıda alıp hayata direnme 

gücümüzü artıralım.

Her şeyi mevsiminde taze tüketelim.Yoğurdu evimizde 

yapalım.Sütü günlük içelim.Doğay kirletmeyelim.of of of Dünyanın 

sonu böyle gelecek işte.Tüketiyoruz.Sonu hazırlıyoruz.Haberimiz 
yok….
İşte yemek:

ZEYTİN YAĞLI KEREVİZ

Kereviz öyle kolay sevilip yenen besin değildir.Sevenleri her  çeşidini  yer.Kokusuna bayılır. Sevmeyenlere 

de demeli ki  kış aylarında   kereviz tüketin ..Besin değeri  yüksek olduğu söylenir. Var ki  ,bir nedeni vardır 

 diyorum.Önce salatasından deneyin.Sonra da zeytin yağlısı.Etli sebze yemeklerini seviyorsanız onunda 

tarifleri bol.

Ben  bir saat içinde ev halkına akşam yemeği hazırlamak zorunda kalan, zamanı sınırlı anneler için kolayından 

lezzeti bol  etin,köftenin yanına bir kase yoğurt eşliğinde bol limon suyu ile yenen  ZEYTİN YAĞLI 

KEREVİZ  tarifi vereyim.

Şöyleki;

Kereviz,patates,havuç temizlenip yıkanır.Ama kereviz soyulup yıkanır yıkanmaz limonla ovulur ki 

kararmasın.Beyaz kalsın.Tencerenin dibine önce limonla ovulmuş dilim kerevizler  dizilir.Beyaz kat.

Ardından patatesler dilimlenir.Sarı kat.

En üste havuç dilimlenir.Ama incecik.Tül gibi.Turuncu kat.

Az su ile birlikte tuz,zeytin yağı ilavesini unutmadan .Çabuk pişen bir yemek .Siz o arada çorbanızı,etli 

yemeğinizi  ,salatanızı hazırlayın.

İşte size bol limon sıkıp afiyetle yenecek zeytinyağlı sebze yemeği.

Zeytin yağlılar ılık daha güzel oluyor diyenlerdenim.


30 Aralık 2013 Pazartesi

YENİ BİR YIL



Sevgili bilgisayar,
Yeni bir yıl geliyor.El değmemiş , taptaze..

Yeniler , yenilikler  hep heyecanlandırmıştır beni..

Her yeni yıl aynı çoşkuyu yaşarım..

Elbet bulutlar geçer, elbet tohumlar yeşerir

Güneş açar, kuru toprak bereket olur

İyimserlik yerine karamsarlığa kapılanlar..

Doğru köprüye.

Ben yinede derimki yeni yıl güzelliklerle gelsin

Karamsarlık yerine






14 Aralık 2013 Cumartesi


Hani bir haber duyarsın ya;dünyam yıkıldı dersin. Bazen de yıkılmaz o dünya da.

Duruverir.

Her zaman içini dolduran yaşam içgüdüsü  ki bunda sevinç,öfke,keder,aşk,hırs ,tutku, kol koladır.Rengarenk duygular  omuz omuzadır.
İşte bu içgüdü  kayboluverir.Kararır her yan.İçinde ki bu boşluğu tarif edemezsin.

Bazen;Zaman en iyi ilaçtır.Herşeye iyi gelen.

Rengarenk duygular yavaştan filizlenir.Yeniden yollara çıkar ruhun .Yılların kırıp  kırıp  bıraktığı yüreğini onarmak için.

 Düştüğün yerden kalkıp yürüme zamanıdır artık.Eskisinde daha da sert  ve güçlü atılmalıdır adımlar.

Güneş yine doğar.Nazlı nazlı.Akreple yelkovan yarışı başlar.Kim kimi geçer bilinmez .Güneş yine batar.Kaygısız.

Geçen bu zaman sana iyi gelir.



2 Kasım 2013 Cumartesi


Sevgili bilgisayar .
     Yüreğimin bir yanı kan ağlasada memleketin haline  diğer yanı başka alemlerde.
O alemlerden biri de eski zamanlar,geçmiş yaşanmış günler.ille de müzeler,harabeler.
Nemrut da bunlardan biri.Ve geçmişin eski zamanları bugüne gelmiş gibi.Büyüleyici.
  GAP turu dedikleri gezide nemrut dağına tırmanış da var.Ya sabah gün doğumunu seyredeceksin. ya da akşam gün batımını.
     Uzatmadan;Tırmanmaya başladık Nemrut dağına.Tırmandıkca soğuk ,tırmandıkca görüntü doyumsuz.O zaman anladım Atatürk barajının Yani Güney Doğu Anadolu Projesinin anlamını.Barajla beraber tutulan suyun havzası daha güzel görünüyor.Nemrut dağınandan.
    Önce doğu cephesine tırmandık.Ansızın karşıma çıktı heykeller.Kendimi bildim bileli turizm afişlerinde hep vardı.NEMRUT ve onun taştan heykelleri.İşte karşımdaydılar.Sevincim  heyecanım biribirine karıştı.Fotograf çekmek,  hafızama o görüntüleri yerleştirmekle uğraşırken batıyor,güneş batıyor  çığlıkları ile batı cephesine yollandım.Of ki ne of aynı heykeller orada da duruyor.Şaşırdım kaldım...
          Tabiki gün  batımı harikaydı.Hiç ayrılasım gelmedi ya .Gene geleceğim diyerek el salladım.

Kimileri için ise nemrut bir dağdı sadece.Geçmiş zamanların hatırası heykeller birer taş.

Güneş ise hep batıyordu. 
Bende dedimki.Evde otursaydın o zaman.Ne işin var Nemrut ta be adam


28 Ekim 2013 Pazartesi

Gaziantep


    Yemek yemek  için yaşanılan Gaziantep diyarında geçirdiğim akut gastrit nedeni ile bir lokma bile tadamadan ayrıldım.Yoksa kilolarla dönmek mümkündü.Ve de yazarak paylaşmak.
 Yazsan satırlar dolarda kimseler okumaz uzun uzun
Kısaca dersem en önemli yer Yemek müzesi ve  eski zamanlarda ki yaşam tarzı.Dedikleri gibi insanlar yemek için yaşamışlar.Yaşamak için yemek yemek yerine.En güzeli de hafta sonları ailecek gidilen piknik .Tüm hafta yemek yapan evin hanımı bu piknik gününde sefa yaparmış.Yemekleri de beyler.Gelsin kebaplar..

Mozaik müzesi ise görülmesi gereken en güzel mekanlardan bir diğeri.Zeugma halkı evlerini halı,kilim serer gibi  mozaik ile kaplamışlar.Desen desen, şekil şekil.Antik çağ inanişlarını,öykülerini mozaik yapıp sermişler yere.Her birirnin ayrı öyküsü varmış.Hayran kalmak elde değil.
İyi ki kurtarmışlar bu değerli mozaikleri.Yani antik çağ insanının yaşadığı mekanın döşemelerini,duvarlarını.
       Her bir mozaik parçasının kıyısına köşesine sinmiş ayak izleri.Görebilene